Haberler

Paylaş

AK Parti Karaman Milletvekili Recep Konuk"Ayağımızda Tarlanın Tozu, Ufkumuzda Tarım Sektörünün Parlak Geleceği Var"

17 Ağustos 2015
Ülkemiz genelinde 64 ilde tarımsal faaliyette bulunan ve bünyelerinde yaklaşık 1 Milyon 540 Bin çiftçi ortağı bulunan 31 Kooperatifin Başkan ve Yönetim Kurulu Üyeleri Afyon’da bir araya gelerek şeker pancarı başta olmak üzere ülkemiz tarım sektörünün geleceğini konuştu. 15 Ağustos Cumartesi günü başlayan ve son iki gününe AK Parti Karaman Milletvekili Recep Konuk’un da katıldığı toplantının ilk gününde Pancar Ekicileri Kooperatiflerinin ortak meseleleri ile tek tek kooperatiflerin durumunu ve şeker pancarı tarımının geleceği değerlendirilirken, Milletvekili Konuk’un katıldığı 2’nci ve 3’üncü gün ise ülke tarım sektörünün geneli ile ilgili çalışmalar yapıldı. Çiftçi odaklı yapılan ve üreticinin tarım sektörüne yönelik bakış açısı ile çiftçilerin beklentilerinin ana gündem maddesi olduğu toplantıda hayvancılık başta olmak üzere, ülke tarım sektörünün bütünü konuşuldu.
Ülkemiz genelindeki 31 Pancar Ekicileri Kooperatifinin merkez birliği olan PANKOBİRLİK tarafından organize edilen toplantıya toplamda 155 Kooperatif yöneticisi katılırken, AK Parti Karaman Milletvekili Recep Konuk tarım sektörünün siyasetteki temsilcisi olarak toplantıya davet edildi. Ülke genelindeki çiftçilerin hükümetten ve bürokrasiden beklentilerini Ankara’nın gündemine taşımak üzere toplantıya davet edilen milletvekili Konuk’a iletilmek üzere, toplantı öncesinde 31 kooperatif kendi bölgelerinde çiftçilerle yüz yüze görüşmeler yaptı ve hem ürün gurupları hem de sektörün genel meseleleri hakkında doğrudan üreticilerin taleplerini topladı. 64 ilde tarımsal faaliyette bulunan binlerce çiftçinin, onlarca konudaki görüş ve önerilerinin değerlendirildiği toplantıda AK Parti Karaman Milletvekili Recep Konuk kooperatif yöneticileri tarafından aktarılan hususları tek tek not alırken, sektörün meselelerinin Ankara’da takipçisi olacağını söyledi.
Sektörün içinden gelmiş bir Milletvekilli olarak, üreticinin Ankara’daki sesi olmak üzere toplantıya davet edildiğini ifade eden Recep Konuk,  bu vasfı bir yana kendisinin asıl mesleğinin çiftçilik olduğunu vurguladı ve toplantıya bizatihi çiftçilik yapan, çiftçilik yapmaya devam eden bir üretici olarak katıldığını belirterek, toplantıya gelmeden hemen önce köyde buğday hasadı yaptığını ve ayağında tarlanın tozuyla Afyon’a geldiğini söyledi. Pancar üreticisinin tek tarımsal üretim kaleminin pancardan ibaret olmadığını, Türkiye’de üretilen her ürünün pancar üreticisi tarafından da üretildiğini, hayvancılıkta da pancar üreticisinin söz sahibi olduğunu belirten Konuk, Afyon’daki bu toplantıda hane bazında ülke tarım sektörünün yaklaşık üçte birinin temsil edildiğini belirttiği değerlendirmesinde “PANKOBİRLİK ailesinin içinden gelen biri olarak bu toplantıda arkadaşlarımız sağ olsunlar, bizi de aralarında görmek istemişler. Afyon’a gelmeden önce kendi bölgelerinde ciddi bir hazırlık yaparak üreticilerle tek tek konuşmuşlar, çiftçinin siyasetten, hükümetimizden beklentilerini not etmişler. Bu toplantının üçte ikisi ülke tarımının, hayvancılığının hem güncel meselelerine, hem geleceğine ayrıldı. Zülfi yâre dokunup dokunmayacağına bakmaksızın her meseleyi, her konuyu konuştuk. Tarladaki üretici, meradaki çiftçi ne diyorsa arkadaşlarımız aktardı. Onların beklentileri ne ise bize iletti. Bizim vazifemiz de bunların Ankara’daki takipçisi olmak” dedi.
Pancar Kooperatiflerinin önceden yaptığı program çerçevesinde Milletvekili sıfatıyla ilk toplantıyı 31 pancar kooperatifinin yöneticileriyle gerçekleştirmesinin bir tesadüf olduğunu söyleyen Konuk, siyasi konjonktürdeki belirsizliklerin kalkmasından sonra hem tarım kooperatifleri, hem üretici örgütleri hem de bizatihi tarladaki üretici ile daha sık ve düzenli aralıklarla bir araya geleceğini vurgulayarak şunları söyledi;
“Milletvekili olarak benim bir ayağım Ankara’da bir ayağım hep tarlada olacak. Siyasetteki misyonunu tarla ile Ankara arasında köprü olmak olarak belirlemiş biri olarak, benim vazifem tarlanın tozunu Meclise, Meclis koridorlarına, bürokrasinin makam odalarına,  bulaştırmaktır. Tarlanın tozu berekettir. Tarlanın tozu zenginliktir. O toz oraya bulaşacak ki, tarla bereketlensin, siyaset tarlanın beklentilerine süratle cevap üretsin ve tarla da daha çok üretsin.  Nüfusumuzun beşte birinden fazlası geçimini tarımdan ve tarım sektöründen sağlıyor. Tarlada izi olanların siyasette olması, tarım sektörünün siyasi hasat yapabilmesi için elzemdir. Tarlanın kararların alındığı masada yer edinmesidir. O nedenle ben veya bir başkası ya da başkaları hayat hikâyesinde tarlada izi olanların, ayağında tarlanın tozunu taşıyanların mutlaka ve mutlaka mecliste olması gerekir. Niçin? Tarlanın bakış açısının siyasete yansıması, alınan kararlarda, çıkarılan kanunlarda çiftçinin, üreticinin beklenti ve taleplerinin karşılanması için. Mesela hükümetimizin 2023 vizyonu çerçevesinde tarım sektörünün önüne koyduğu büyük hedefler var. Gerçekleştirileceğinden şüphemiz olmayan büyük hedefler var. Bu hedeflere ilerlerken tarlanın bakış açısına, taleplerine ve tarlanın anlık beklentilerine zamanında ve zamanı geçmeden cevap üretemezseniz, yani çiftçi ile kol kola yürüyemezseniz hem kaynak hem zaman israfı kaçınılmaz olur. Şunu söylemek istiyorum, ormana yukarıdan bakınca ağaçlardaki sorunu veya ağaçların ihtiyacını göremezsiniz. Ancak bazı ağaçlar kuruyunca onların neye ihtiyaç duyduğunu veya neyin eksik kaldığını anlarsınız. Bizim siyasetteki misyonumuz ağaçlar kurumadan tedbir üretilmesini sağlamaktır. Ağaçların tek tek durumunu gözlemek ve sıkıntı çıkmadan Ankara’dan can suyu taşımak, ormanın daha gür ve daha verimli, renkli olmasına katkı yapmaktır. Bu çerçevede bugün mesela besicinin durumunu konuştuk. Et fiyatlarının ithal sopası üreticinin sırtında olmadan nasıl dengede tutulabileceğini tartıştık. Ayçiçeğini, arpayı, mısırı, meyveciliği, sulamayı, tarım sektöründe kullanılan elektriği, teşvikleri, planlı üretimi, tarım sanayi entegrasyonunu, tohumculuğu, tarımsal kredileri sektörü ilgilendiren her şeyi konuştuk. Bu henüz başlangıç, daha çoğunu konuşacağız. Tarladan gelen biri olarak, Ankara’dan çok tarlada olacağız ve siyaseti tarlanın bakış açısıyla zenginleştireceğiz.”